
Irk Grubu
Arkadaş
Boyu
58 - 81 cm
Kilosu
24 - 50 kg
Yaşam Süresi
12 - 14 yıl
Günlük Miktar: 4 ölçek
Birçok araştırmacı, Northern Inuit ırkının kurtlardan geldiğine inanmaktadır ancak bu ırka ilişkin iyi denilebilecek tek kanıt, Northern Inuit ırkının 1970'ler ve 1980'ler arasında güçlü, dayanıklı ve belirgin kurt görünümüne sahip bir köpek olması amacıyla geliştirilmiş olmasıdır. Yaygın bir teoriye göre Northern Inuit, Alaska Malamutu ve Alman Çoban Köpeği ırklarının melezlenmesi sonucu ortaya çıkmıştır ancak Sibirya Kurdu, Kanada Eskimo Köpeği ve Labrador Husky ırklarının da kullanıldığına dair bazı kanıtlar bulunmaktadır.
Kökeni bir kenara bırakırsa, son yıllarda Northern Inuit ırkının popülaritesinin artmakta olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle, popüler bir dizi olan Game of Thrones'da Stark ailesinin sahip olduğu sadık kurtların Northern Inuit ırkı köpekler olduğu öğrenildikten sonra evcil hayvan olarak talep görmeye başlamıştır ancak günümüzde henüz herhangi bir majör kulüp tarafından tanınmamaktadır.
Northern Inuit ırkının erkeklerinin boyları omuza kadar 58 - 81 cm, ağırlıkları 35 - 50 kg'dır. Dişilerinin boyları omuza kadar 58 - 71 cm, ağırlıkları 24 - 38 kg'dır.
Northern Inuit sevgi dolu ve arkadaş canlısı bir köpektir. Ailenin bir parçası olduğunu hissetmek ister. Uzun süre yalnız kalmaya toleransı düşüktür ve böyle bir durumda ayrılık anksiyetesi geliştirebilir. Doğası gereği insanlarla iyi olduğu ve çocuklara karşı hoşgörülü davrandığı bilinmektedir ancak herhangi bir yabancının yanında kendini rahatsız hissetmesi durumunda soğuk davranabilir. Oldukça akıllıdır ve eğitildiğinde itaatkar bir köpek haline gelebilir ancak bağımsız yapılı olduğu için eğitim zaman zaman zor geçebilir.
Mizacı, kalıtım, eğitim ve sosyalleşme gibi bir dizi faktörden etkilenir. İyi huylu yavrular genellikle meraklı, eğlenceli, insanlara yaklaşmaya ve onlar tarafından tutulmaya isteklidir. Yavru seçimi yapılırken, ne kardeşlerine üstünlük kurmaya çalışan ne de köşede saklanan bir yavru seçin; en iyi seçim bu ikisinin ortasıdır. Her zaman ebeveynlerinden biriyle tanışın (genellikle anne en müsait olandır). Kendinizi rahat hissedebileceğiniz ve huy olarak size en uygun olanı seçin. Ebeveynlerinden ve akrabalarından biriyle tanışmak, köpeğin büyüdüğü zaman nasıl olacağını değerlendirmek için faydalıdır.
Her ırkta olduğu gibi Northern Inuit ırkının da küçük yaşlardan itibaren sosyalleşmeye ihtiyacı vardır. Pek çok farklı insanı, görüntüyü ve sesleri deneyimlemesi gerekir. Sosyalleşme, yavru köpeğinizin iyi huylu bir köpek olarak büyümesine yardımcı olur. Diğer köpeklerle tanıştırmak ve birbirleriyle kontrollü şekilde etkileşime girmesini sağlamak da çok faydalı olacaktır. Sosyal becerilerinin gelişmesi için köpek parklarını ziyaret etmek, köpek arkadaşlarıyla birlikte oyun oynamasını sağlamak veya birlikte keyifli yürüyüşler yapmak faydalı olacaktır.
Northern Inuit ırkı köpekler genellikle sağlıklıdır ancak tüm ırklarda olduğu gibi bazı sağlık sorunlarına eğilimlidirler. Köpeklerin hepsi bu hastalıkların herhangi birine veya hepsine yakalanmaz ancak bu ırkı düşünüyorsanız, aşağıdaki hastalıkların farkında olmanız önemlidir.
Kalça Displazisi: Kalça çıkığı olarak da bilinen bu rahatsızlık, uyluk kemiğinin kalça eklemine tam oturamamasından kaynaklanan kalıtsal bir durumdur. Kalça displazisi olan bir köpekte herhangi bir rahatsızlık belirtisi görmeyebilirsiniz. Köpek yaşlandıkça artrit gelişebilir. Görüntülenebilmesi için X-ışını taramasından yararlanılır. Kalça displazisi olan köpekler çiftleştirilmemelidir. Bir köpek yavrusu satın alıyorsanız, köpeğin anne ve babasının kalça displazisi için test edildiğini ve problemsiz olduğunun kanıtlanmasını (yazılı bir doküman ile) isteyebilirsiniz. Kalça diplazisi kalıtsaldır ancak çevresel koşullardan da tetiklenebilir; yüksek kalorili yiyeceklerle hızlı büyüme ve zıplama, atlama veya düşme sonucunda oluşabilecek yaralanmalar gibi.
Katarakt: Canine Eye Registration Foundation (CERF), kataraktları lensin kısmi veya tamamen opak olması şeklinde tanımlar ve köpeklerde görme kaybının önde gelen nedenidir. Ciddiyetine bağlı olarak, katarakt bazen cerrahi müdahale ile düzeltilebilir.
Northern Inuit büyük bir köpektir ve büyüklüğüne göre egzersiz ihtiyacı düşük sayılabilir. Orta enerji seviyesine sahip bir köpektir ancak mutlu ve sağlıklı kalması için günlük olarak egzersiz yapması gerekir. Hem fiziksel hem zihinsel stimülasyon gerektirir, bu nedenle zihnini çalıştırabileceği bulmaca tipi oyuncaklarla oynamaktan keyif alır. Northern Inuit ırkının egzersiz ihtiyacı günlük 45 dakikalık aktivitelerle veya 2.5 ila 3 kilometrelik yürüyüşlerle karşılanabilir.
Northern Inuit ırkının beslenme ihtiyacı için önerilen günlük miktar: Günde 4 ölçek yüksek kaliteli kuru mamayı iki öğüne bölerek verebilirsiniz.
NOT: Köpeğinizin ne kadar yediği büyüklüğüne, yaşına, boyutlarına, yapısına, metabolizmasına ve aktivite düzeyine bağlıdır. Köpekler tıpkı insanlar gibi farklı bireylerdir ve hepsinin aynı miktarda gıdaya ihtiyacı yoktur. Son derece aktif bir köpeğin, uyuşuk bir köpeğin yediğinden daha fazlasına ihtiyaç duyacağını söylemeye muhtemelen gerek yoktur. Satın aldığınız mamanın kalitesi de fark yaratır. Mama ne kadar kaliteli olursa köpeğiniz o kadar fazla yemek isteyecektir, tersi durumlardaysa mama kasesinde kalanları göreceksiniz ve onu cezbedebilmek için kasesini sallamaya başlayacaksınız.
Köpeğinizi beslerken mamanın tamamını mama kabında bırakmak yerine, ölçerek ve iki öğüne bölerek vermeniz önerilir. Aşırı kilolu olup olmadığından emin değilseniz, göz testi ve dokunma testi yapabilirsiniz. Öncelikle ona bakın; belini görebiliyor olmalısınız. Ardından ellerinizi sırtına koyun ve baş parmaklarınız bel kemiğinde olacak şekilde, parmaklarınıza aşağı doğru yayılma hareketi uygulayın. Omurgalarını göremez ancak parmaklarınızla çok bastırmadan da hissedebiliyor olmanız gerekir. Eğer hissedemiyorsanız, daha az yemeli ve daha çok egzersiz yapmalıdır.
Northern Inuit ırkının kürkü uzun tüylerle kaplı olmasına rağmen düşük bakım gereksinimine sahiptir. Kürkünün sağlıklı kalması ve ölü tüylerin toplanması için haftada iki veya üç kez fırçalanması veya taranması yeterlidir. Kendini temiz tutmaya meyillidir, bu neden pis bir şeye bulaşmadıkça veya gerçekten kokmadığı sürece banyo yapmasına gerek yoktur.
Diğer bakım ihtiyaçlarının arasında ağız hijyeni bulunmaktadır. Dişlerini, tartar birikmesi ve bakteri oluşumuna engel olmak için haftada en az iki veya üç kez fırçalayın. Diş eti hastalığını ve kötü nefesi engellemek istiyorsanız günlük fırçalama daha iyidir. Eğer bunu nasıl yapmanız gerektiğini bilmiyorsanız köpeklerin dişleri nasıl fırçalanır başlıklı içeriğimizi incelemenizi tavsiye ediyoruz.
Eğer köpeğinizin tırnakları doğal olarak yıpranmıyorsa, ayda bir veya iki kez tırnaklarını kesin. Yürürken tırnaklarının yerle temasından kaynaklanan tıkırdama seslerini duyuyorsanız çok uzunlar. Kısa ve düzgün tırnaklar daha sağlıklıdır. Sık sık patilerini kontrol edin ancak köpeklerin patileri konusunda hassas olduklarını ve nazik davranmanız gerektiğini unutmayın. Köpeklerin ayaklarında kan damarları vardır ve çok kısa keserseniz kanamaya neden olabilirsiniz. Bu gibi durumlarda bir dahaki sefere köpeğiniz tırnaklarını kesmenize izin vermeyecektir. Bu yüzden, bu konuda herhangi bir deneyiminiz yoksa veterinerinizden destek almayı düşünebilirsiniz. Bu konuda yeterince hevesliyseniz köpeklerin tırnakları nasıl kesilir başlıklı yazımızı incelemenizi tavsiye ediyoruz.
Kulaklarının her hafta, kızarıklık veya kötü kokuya karşı kontrol edilmesi gerekir. Kızarıklık veya kötü koku enfeksiyona işaret edebilir. Köpeğinizin kulaklarını kontrol ederken, enfeksiyonları önlemeye yardımcı olmak için kulaklarını nazik bir şekilde ve pH dengeli kulak temizleyicisi ile nemlendirilmiş bir pamuk topu yardımıyla temizleyin ancak kulak içerisine herhangi bir şey sokmayın. Sadece dış kulağı temizlemelisiniz. Bunu nasıl yapacağınızı bilmiyorsanız, görsellerle desteklenmiş köpeklerin kulakları nasıl temizlenir başlıklı içeriğimizi incelemenizi tavsiye ediyoruz.
Tarama sırasında cildinde, kulaklarında, burun, ağız, göz veya ayaklarda kızarıklık, iltihaplanma belirtileri veya yaralanma olup olmadığını kontrol edin. Kulakları iyi kokmalı, gözlerinde kızarıklık olmamalı, burnunda akıntı olmamalıdır. Dikkatli şekilde yapılacak haftalık muayeneniz, olası sağlık sorunlarını erken teşhis etmenize yardımcı olacaktır.